• Пожаловаться

Arthur Clarke: Rama île buluşma

Здесь есть возможность читать онлайн «Arthur Clarke: Rama île buluşma» весь текст электронной книги совершенно бесплатно (целиком полную версию). В некоторых случаях присутствует краткое содержание. категория: Фантастика и фэнтези / на турецком языке. Описание произведения, (предисловие) а так же отзывы посетителей доступны на портале. Библиотека «Либ Кат» — LibCat.ru создана для любителей полистать хорошую книжку и предлагает широкий выбор жанров:

любовные романы фантастика и фэнтези приключения детективы и триллеры эротика документальные научные юмористические анекдоты о бизнесе проза детские сказки о религиии новинки православные старинные про компьютеры программирование на английском домоводство поэзия

Выбрав категорию по душе Вы сможете найти действительно стоящие книги и насладиться погружением в мир воображения, прочувствовать переживания героев или узнать для себя что-то новое, совершить внутреннее открытие. Подробная информация для ознакомления по текущему запросу представлена ниже:

Arthur Clarke Rama île buluşma

Rama île buluşma: краткое содержание, описание и аннотация

Предлагаем к чтению аннотацию, описание, краткое содержание или предисловие (зависит от того, что написал сам автор книги «Rama île buluşma»). Если вы не нашли необходимую информацию о книге — напишите в комментариях, мы постараемся отыскать её.

Arthur Clarke: другие книги автора


Кто написал Rama île buluşma? Узнайте фамилию, как зовут автора книги и список всех его произведений по сериям.

Rama île buluşma — читать онлайн бесплатно полную книгу (весь текст) целиком

Ниже представлен текст книги, разбитый по страницам. Система сохранения места последней прочитанной страницы, позволяет с удобством читать онлайн бесплатно книгу «Rama île buluşma», без необходимости каждый раз заново искать на чём Вы остановились. Поставьте закладку, и сможете в любой момент перейти на страницу, на которой закончили чтение.

Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Norton yüz kilometrelik bir uzaklığın uygun bir güven payı olduğuna karar vermişti. Şimdi Rama onlara bordasını vermiş, Güneş’i tümüyle kapatan çok büyük bir dikdörtgendi. Norton bu fırsattan yararlanıp Endeavour’u onun gölgesi içinde uçurmaya başladı. Bu şekilde geminin soğutma sistemi üstündeki yükü alıp gecikmiş bakım ve tamiratın yapılmasını sağlamış oluyordu. Rama’nın koruyucu gölge konisi her an ortadan kaybolacağından, bundan mümkün olduğu kadar çok yararlanmak istiyordu.

Rama hâlâ dönüyordu. Şu ana kadar yaklaşık on beş derece dönmüştü. Yakında bir yörünge değişikliği yapacağı artık kesindi. Birleşik Gezegenler’de heyecan artık bir isteri düzeyine varmıştı. Fakat bu heyecanın en küçük bir bölümü bile Endeavour’a yansımıyordu. Mürettebat fiziksel ye duygusal yönden neredeyse tükenmişti. Kuzey Kutup Üssünden hareketlerinden sonra, nöbette bırakılan birkaç kişi dışında herkes on iki saat uyudu. Doktorun emriyle Norton elektro-sedasyon kullanmasına rağmen rüyasında sonsuz merdivenler tırmandığını gördü.

İkinci gün gemide her şey hemen hemen normale dönmüştü. Rama’nın keşfi ve incelenmesi sanki başka bir yaşamın bölümü gibi geride kalmıştı. Norton birikmiş büro işleriyle uğraşmaya ve gelecek için planlar yapmaya başladı. Bu arada Uzay Araştırma’nın hatta Uzay Muha-fızlığı’nın radyo kanallarından, her nasılsa sızmayı başaran bazı röportaj isteklerini reddetmişti. Merkür’den hiç ses çıkmıyordu ve Birleşik Gezegenlerin Genel Kurul toplantısı, bir saat içinde toplanmaya hazırken, ertelenmişti.

Rama’dan oynaşlarından otuz saat sonra, Norton ilk kez tatlı bir uyku içindeyken, sarsılarak uyandırıldı. Sersemlemiş bir halde önce küfretti sonra da her iyi kumandan gibi hemen kendini toparlayarak Kari Mercer’e sordu: „Dönmeyi durdurdu mu?” „Evet. Bir kaya gibi hareketsiz.”

„Köprüye gidelim.” Bütün gemi ayaktaydı. Maymunlar bile ortalıkta bir-şeyler döndüğünü hissetmişler, telaşlı sesler çıkarıyorlardı. Çavuş Mc Andrevvs onları birkaç hızlı el işaretiyle yatıştırdı. Norton koltuğuna oturup emniyet kayışını beline takarken bunun da yanlış bir alarm olup olmadığını düşünüyordu.

Rama şimdi uzaktan silindir biçiminde bir kütük gibi gözüküyordu. Güneş’in yakıcı ucu bir kenarından görünmeye başlamıştı. Norton Endeavour’u Rama’nın yarattığı yapay Güneş tutulmasının gölgesine sürerek parlak yıldızların önünde parıldayan Korona’nın inciye benzeyen görkemini seyretti. En az yarım milyon kilometre yüksekliğe ulaşan çok büyük bir fışkırma görülüyordu; Alev Güneş’ten o kadar yükseklere fışkırmıştı ki, oluşturduğu dallarıyla tıpkı kırmızı bir ağaca benziyordu.

‘Şimdi artık bekleyeceğiz’ diye düşündü. ‘Önemli olan sabır, her an harekete geçmeye hazır olmalı ve ne kadar uzun sürerse sürsün bütün alıcı araçları ve kameraları işler tutmalıyız…’ Fakat, birden garip şeyler olmaya başladı… sanki itici jetleri çalıştırılmış ve gemi hareket ediyormuş gibi, yıldızlar yer değiştirmeye başlamıştı. O elini kontrollara sürmemişti bile… makineler gerçekten çalışmakta olsalar hissetmesi gerekirdi.

Calvert telaşla seyir masasından ona seslendi: „Kaptan! Yuvarlanıyoruz… yıldızlara bakın! Bir şey anlayamıyorum çünkü araçlarımızın hiçbiri çalışmıyor.” „Jiroskoplar çalışıyor mu?” „Tümüyle normal… sıfırda titreşiyor. Fakat biz saniyede birkaç derece kayıyoruz.” „Bu imkânsız!” „Tabii imkânsız… fakat isterseniz kontrol edin…” Her şey bozuk olsa bile kendi gözlerine güvenmek zorundaydılar. Norton’un yıldızların hareket etmekte olduklarından kuşkusu yoktu… işte lumbozun kenarından geçen Sirrüs’tü. Ya evren Kopernik öncesi astronomisinde olduğu gibi birden Endeavour’un çevresinde dönmeye karar vermişti, ya da yıldızlar yerinde duruyor, fakat En-deavour dönüyordu.

Elbette ikinci açıklama daha mantıklıydı. Fakat beraberinde bu ilk şaşkınlık anında çözemediği bir sürü paradoks getirmişti. Eğer gemi gerçekten bu hızla dönmekte olsaydı bunu hissetmesi gerekirdi… hiç olmazsa eski bir deyimle ‘pantolonunu koyduğu yer1 titrerdi. Ayrıca ji-roskoplarm hepsi de aynı anda bozulmamışlardı ya… teker teker aynı anda…

Geriye bir tek cevap kalıyordu. Endeavour’un her atomu büyük bir gücün etkisi altına girmişti… yalnız çok güçlü bir çekim gücü bu etkiyi yaratabilirdi. Çevrede böyle bir etki yaratabilecek tek güç de…

Birden yıldızlar kayboldu. Güneş’in köreltici diski Rama’nın arkasından ortaya çıktı ve parlaklığı onları gökyüzünden sildi.

„Radarın ne gösterdiğini okuyabiliyor musun? Dopp-ler neyi gösteriyor?” Norton bunların da çalışmadığı cevabına kendini hazırlamıştı. Fakat yanılıyordu.

Rama sonunda yola koyulmuştu. Orta denebilecek bir hız olan 0,015 G ile hızlanmaya başlamıştı. Norton, Dr. Perera’nın çok memnun olacağını düşündü, çünkü o en çok 0,02 G lik bir hız tahmin etmişti… Ve Endeavour gittikçe hızlanan Rama’nın anaforuna yakalanmış bir gemi leşi gibi dönüyor, dönüyordu…

Saatler geçtikçe Rama’nın hızı düzgün şekilde artmaya başladı. Rama, Endeavour’dan, gittikçe artan bir hızla uzaklaşıyordu. Aralarındaki uzaklık arttıkça Endeavo-ur’daki garip davranışlar yavaş yavaş azaldı. Süreduru-mun normal yasaları tekrar işlemeye başlamıştı. Az daha ne gibi bir enerjinin pençesine yakalanmak üzere olduklarını anlamışlardı. Norton, Endeavour’u Rama hareket etmeden önce güvenli bir uzaklıkta tuttuğuna içinden şükretti.

Rama’nın nasıl ilerlediğine gelince; bu konuda gene her şey bir sırdı. Fakat ortada olan bir gerçek vardı. Rama’yı yeni yörüngesine sokacak itme gücüyle ilgili hiçbir jet gazı, hiçbir plazma iyonlaşması ışını… hiçbir şey görülmüyordu. Bu durumu şaşkınlık ve inanmazlıkla söylenen Çavuş-Profesör Myron’dan daha iyi kimse ortaya koyamazdı.

„işte Nevvton’un üçüncü kanunu güme gidiyor.” Fakat, ertesi gün kendini Güneş’ten dışarı bir yörüngeye sokmak için kalan son yakıtını da harcayacak olan Endeavour, Nevvton’un üçüncü kanununa göre hareket etmek zorundaydı. Değişiklik çok az farkedilir biçimde olacak fakat onun Güneş’e olan uzaklığını on milyon kilometreye çıkaracaktı. Bu da onları ateşte yanarak ölmekten kurtararak geminin soğutma sistemlerinin yüzde doksan beş kapasiteyle çalışmasını sağlayacaktı.

Onlar kendi manevralarını tamamladıkları zaman, Rama iki yüz bin kilometre uzaklarındaydı. Güneş’in parlaklığı nedeniyle onu görmeleri çok zor oluyordu, fakat radar ölçüleriyle kesin yerini saptayabiliyorlardı. Gözlemlerine devam ettikçe yeni bilmecelerle karşılaşmaya başladılar.

Rama’nın inanılmaz sonuçtan kaçamayacağına emin oluncaya kadar ölçüm rakamlarını tekrar tekrar incelediler. Merkürlülerin bütün korkularının Rodrigo’nun kahramanlığının. Genel Kurul’daki parlak bilimsel konuşmaların hepsinin… hepsinin tümüyle boş olduğu ortadaydı.

Norton elindeki kesin sonuçlara bakarken ‘Ne acı bir kozmik sonuç’ diye düşündü. Milyonlarca yıl mükemmel bir şekilde kendini yönettikten sonra Rama’nın kom-püterleri küçük bir hata yapmışlardı… belki de bir eşitliğin işaretini artıdan eksiye değiştiren küçük bir hata.

Herkes Rama’nın hız kaybedeceğini ve böylece Güneş’in çekim gücüne yakalanarak Güneş Sistemi’nin yeni bir gezegeni olacağını sanmıştı. Halbuki o tam tersini yapıyordu.

Читать дальше
Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Похожие книги на «Rama île buluşma»

Представляем Вашему вниманию похожие книги на «Rama île buluşma» списком для выбора. Мы отобрали схожую по названию и смыслу литературу в надежде предоставить читателям больше вариантов отыскать новые, интересные, ещё не прочитанные произведения.


Arthur Clarke: Rendezvous with Rama
Rendezvous with Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Rendezvous cu Rama
Rendezvous cu Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Encontro com Rama
Encontro com Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: O jardim de Rama
O jardim de Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Rama Revealed
Rama Revealed
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Cita con Rama
Cita con Rama
Arthur Clarke
Отзывы о книге «Rama île buluşma»

Обсуждение, отзывы о книге «Rama île buluşma» и просто собственные мнения читателей. Оставьте ваши комментарии, напишите, что Вы думаете о произведении, его смысле или главных героях. Укажите что конкретно понравилось, а что нет, и почему Вы так считаете.