• Пожаловаться

Arthur Clarke: Rama île buluşma

Здесь есть возможность читать онлайн «Arthur Clarke: Rama île buluşma» весь текст электронной книги совершенно бесплатно (целиком полную версию). В некоторых случаях присутствует краткое содержание. категория: Фантастика и фэнтези / на турецком языке. Описание произведения, (предисловие) а так же отзывы посетителей доступны на портале. Библиотека «Либ Кат» — LibCat.ru создана для любителей полистать хорошую книжку и предлагает широкий выбор жанров:

любовные романы фантастика и фэнтези приключения детективы и триллеры эротика документальные научные юмористические анекдоты о бизнесе проза детские сказки о религиии новинки православные старинные про компьютеры программирование на английском домоводство поэзия

Выбрав категорию по душе Вы сможете найти действительно стоящие книги и насладиться погружением в мир воображения, прочувствовать переживания героев или узнать для себя что-то новое, совершить внутреннее открытие. Подробная информация для ознакомления по текущему запросу представлена ниже:

Arthur Clarke Rama île buluşma

Rama île buluşma: краткое содержание, описание и аннотация

Предлагаем к чтению аннотацию, описание, краткое содержание или предисловие (зависит от того, что написал сам автор книги «Rama île buluşma»). Если вы не нашли необходимую информацию о книге — напишите в комментариях, мы постараемся отыскать её.

Arthur Clarke: другие книги автора


Кто написал Rama île buluşma? Узнайте фамилию, как зовут автора книги и список всех его произведений по сериям.

Rama île buluşma — читать онлайн бесплатно полную книгу (весь текст) целиком

Ниже представлен текст книги, разбитый по страницам. Система сохранения места последней прочитанной страницы, позволяет с удобством читать онлайн бесплатно книгу «Rama île buluşma», без необходимости каждый раз заново искать на чём Вы остановились. Поставьте закладку, и сможете в любой момент перейти на страницу, на которой закончили чтение.

Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Joe „on beş saniyeye kadar iniyoruz,” derken dikkatini dokunmak zorunda kalmamak için dua ettiği yedek kontrollere vermişti. Kumandan Norton bütün bunların çok kısa bir zaman süresine sığması gerektiğini çok iyi biliyordu. Şüphesiz bu, bir buçuk yüzyıl önce Ay’a yapılan inişten sonra gerçekleşen en önemli inişti.

Gri ilaç kutuları kontrol kulesinin yanından yukarı yükseldiler, tepki jetlerinin son tıslamaları duyuldu, sonra da oldukça kuvvetli bir sarsıntı hissedildi.

Son haftalar boyunca Kumandan Norton bu anda Dünya’ya neler söyleyeceğini düşünmüştü. İşte o an gelip çatmıştı. Söyleyeceği sözleri sanki tarih seçti ve Norton otomatik bir şekilde geçmişin yankısını tekrarladı.

„Rama üssü. Endeavour kondu.” Daha bir ay önce böyle bir şeyin olabileceği aklına gelmezdi. Emir geldiği zaman gemisi, asteroid alarm sinyallerini kontrol ve bozulanları değiştirme gibi, normal görev turundaydı. Rama Güneş etrafında kıvrılıp kendini yıldızlara fırlatmadan önce onunla buluşabilecek yapıda ve uzaklıkta olan elde mevcut tek araç Endeavour’du. Böyle olduğu halde Güneş Araştırma Bölümü’nün üç gemisinin tüm yakıtını almaları gerekmişti. Bu gemilere tankerler yakıt götürünceye kadar üçü de boşlukta çaresiz olarak sürüklenmeye devam edeceklerdi. Norton; Calipso, Beagle ve Challenger’in kaptanlarının onunla uzun bir süre ahbaplık etmekten kaçınacaklarından korkuyordu.

Bütün bu fazla yakıta rağmen uzun ve zorlu bir takip olmuştu. Endeavour onu yakaladığı zaman Rama Venüs’ün yörüngesi içine girmişti bile. Bu gerçekten hiçbir uzay gemisinin başaramayacağı bir zaferdi. Artık önlerindeki haftaların bir saniyesinin bile boşa harcanmaması gerekiyordu. Dünya’da Dinlerce bilim adamı böyle bir inceleme fırsatı için seve seve ruhlarını bile satarlardı, ancak şimdi ellerinden, olayları dudaklarını ısırarak televizyondan izlemek ve Rama’daki çalışmaların en iyi şekilde nasıl yapılabileceğini düşünmekten başka, birşey gelmiyordu. Araştırmalara katılma isteklerinde haklıydılar, fakat yapılabilecek hiçbir şey yoktu. Gök mekaniğinin amansız kanunları Endeavour’un insanlığın Rama ile temas kurabilecek ilk ve son uzay gemisi olmasına karar vermişti.

Dünya’dan devamlı olarak aldığı öğütler Norton’un sorumluluğunu hiç hafifletmiyordu. Eğer ani kararlar vermesi gerekse kimse ona yardım edemezdi. Görev kont — 19 rol ile radyo teması zaman açığı şu anda on dakikaydı ve gittikçe de artmaktaydı. Elektronik haberleşme bulunmadan önceki günlerde, emirlerini mühürlü zarflar içinde alan, merkezle devamlı haberleşme olanakları olmayan geçmişin büyük denizcilerini sık sık düşünürdü. Acaba onlar hata yapmışlar mıydı? Kimse bilemezdi.

Aynı zamanda bazı kararların da Dünya’ya bırakılacağına memnundu. Şimdi Endeavour’un yörüngesi Rama ile birleşmişti. İkisi tek bir vücut halinde Güneş’e doğru gidiyorlardı. Kırk gün sonra Güneş’e en yakın noktaya vararak yirmi milyon kilometre yakınından geçeceklerdi. Bu mesafe çok tehlikeli olduğundan çok önceden Endeavour geri kalan yakıtını kendisini daha emin bir yörüngeye sokmak için kullanacaktı. Rama’dan tamamiyle ayrılmadan önce onu incelemek için üç hafta kadar süreleri vardı.

Bundan sonra iş Dünya’ya düşüyordu. Endeavour çaresiz bir şekilde kendisini yaklaşık olarak elli bin yılda diğer yıldızlara ulaştıracak bir yörüngede hızla gitmekte olacaktı. Endişelenmeleri öğütlenmişti. Görev Kontrol onların yakıtını tamamlamaya, gerekirse peşlerinden hiçbir masraftan kaçınmadan yakıt tankerleri göndermeye ve bütün yakıt boşaltıldıktan sonra tankerleri uzayda terketmeyi göze aldıklarına dair onlara söz vermişti. Rama, her riski göze almaya değen bir ödüldü. İntihar görevi dışında.

Ancak, iş buna bile dayanabilirdi. Kumandan Norton bu konuda gerçekçi düşünüyordu. Yüzyıllardır ilk kez tam anlamıyla esrarengiz bir cisim insanların karşısına dikilmişti. Esrar ne bilim adamlarının ne de politikacıların kabul edebileceği bir durumdu. Eğer bu sırrı çözmenin bir bedeli varsa Endeavour ve mürettebatı feda edilebilirdi.

İLK EVA

Rama bir mezar kadar sessizdi. Kimbilir, belki de gerçekten öyleydi. Ne hiçbir frekans üzerinden herhangi bir radyo sinyali, ne Güneş’in artan ısısının yol açtığı mikro-sarsıntılar dışında sismografların saptayabileceği ufak bir sarsıntı, ne bir elektrik cereyanı, ne radyoaktivite… Rama uğursuz denebilecek bir şekilde susuyordu. O kadar ki bir asteroidin bile daha gürültülü olduğunu düşünüyorlardı.

Norton kendi kendine „Ne bekliyorduk ki?” diye sordu. „Bir karşılama komitesi mi?” Düş kırıklığına mı uğramıştı yoksa ferahlamış mıydı, bir türlü karar veremiyordu. Artık her durumda insiyatifin onun üzerinde kaldığı ortadaydı.

Ona verilen emirlere göre yirmi dört saat bekleyecek sonra çıkıp etrafı inceleyecekti. O ilk gün gemide kimse uyuyamadı. Görevli olmayan mürettebat bile hiçbir yararı olmadan Rama’yı sonda eden çeşitli aletlerle uğraşmakla yahut sadece gözetleme pencerelerinden geometrik, ruhsuz manzarayı seyretmekle vakit geçirdiler. Bu dünya canlı mıydı? Bu soruyu kendilerine defalarca sordular. Yoksa ölü müydü? Yoksa sadece uyuyor muydu? İlk EVA’da Norton yanına sadece bir arkadaş aldı. Dayanıklı ve becerikli yaşam — destek subayı Teğmen Kari Mercer. Geminin görüş uzaklığının dışına çıkmaya hiç niyeti yoktu, eğer ortaya bir mesele çıkarsa, hiç olmazsa gemisi emniyette olurdu. Bununla beraber bir önlem olarak mürettebattan ikj kişiyi giyimli olarak çıkış kapısının dışına dikti.

Rama’nın birkaç gramlık birleşik çekim ve santrfüj gücü onlara ne zorluk veriyor ne de güçlük çıkartıyordu. Tümüyle kendi jetlerine güvenmek zorundaydılar. Norton ilk fırsatta gemi ile ilaç kutuları arasına ağ şeklinde kılavuz ipleri germeye karar verdi. Böylece o bölgede yakıt harcamadan dolaşabileceklerdi.

En yakın ilaç kutusu çıkış kapısından on metre uzaktaydı. Norton ilk önce iniş sırasındaki çarpmanın gemiye bir hasar verip vermediğini kontrol etmek istiyordu. En-deavour eğri duvarın üzerinde birkaç tonluk bir basınç ile duruyordu. Bu basıncın her yerde aynı olduğuna emin olduktan sonra yuvarlak yapının etrafında dolaşarak ne olduğunu anlamaya çalıştı.

Norton daha birkaç metre yol almıştı ki karşısına düz ve madeni görünüşlü bir duvar çıktı, jlk önce bunun hiçbir yararlı görevi olmayan garip bir dekorasyon olduğunu zannetti. Daire şeklinde dizilmiş altı tane derin oluk veya delik duvarın içine oyulmuştu ve onların içinden çembersiz dümen dolabı parmaklıklarını andıran haç şeklinde altı çubuk uzanıyordu, en ortada küçük bir tekerlek vardı. Duvara gömülmüş gibi duran tekerleğin ne yöne doğru döneceğini belirten hiçbir işaret yoktu.

Gittikçe büyüyen bir heyecanla dümen dolabı parmaklıklarının uçlarının bir elin (kıskacın veya dokunaçların) tutabilmesi için daha derin şekilde oyulmuş olduğunu gördü. Eğer biri önüne durup duvardan destek alarak parmaklıkları kendine doğru çekerse…

Bir kadife yumuşaklığıyla tekerlek duvardan çıktı. Norton bu uzay aracı dışındaki her bölümün asırlar önce vakum kaynağı yapıldığına ve yerinden oynamayacağına inandığından elinde dümen tekerleği ile ortada kalıverin-ce son derece hayret etmişti. Gemisinin dümenine geçmiş eski yelkenlilerin kaptanlarından birine benziyordu.

Başlığındaki güneş siperi yüzünün ifadesini Mercer’-den sakladığı için çok memnundu.

Читать дальше
Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Похожие книги на «Rama île buluşma»

Представляем Вашему вниманию похожие книги на «Rama île buluşma» списком для выбора. Мы отобрали схожую по названию и смыслу литературу в надежде предоставить читателям больше вариантов отыскать новые, интересные, ещё не прочитанные произведения.


Arthur Clarke: Rendezvous with Rama
Rendezvous with Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Rendezvous cu Rama
Rendezvous cu Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Encontro com Rama
Encontro com Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: O jardim de Rama
O jardim de Rama
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Rama Revealed
Rama Revealed
Arthur Clarke
Arthur Clarke: Cita con Rama
Cita con Rama
Arthur Clarke
Отзывы о книге «Rama île buluşma»

Обсуждение, отзывы о книге «Rama île buluşma» и просто собственные мнения читателей. Оставьте ваши комментарии, напишите, что Вы думаете о произведении, его смысле или главных героях. Укажите что конкретно понравилось, а что нет, и почему Вы так считаете.