G Ö R E V Y E M İ N İ
(BİR LUKE STONE GERİLİM ROMANI — 2.KİTAP)
J A C K M A R S
Jack Mars
Jack Mars, çok satanlar arasında yer alan LUKE STONE gerilim serisinin yazarıdır: HER YOL MÜBAH (1. Kitap), GÖREV YEMİNİ (2. Kitap), DURUM ODASI (3. Kitap).
Jack okurlarıyla iletişim içinde olmayı sever, www.Jackmarsauthor.comadresinden ona ulaşabilirsiniz. e-posta listesine katılıp ve ücretsiz bir kitap ve benzeri hediyeler kazanabilirsiniz. Facebook ve Twitter üzerinden de iletişime geçebilirsiniz!
Telif Hakkı © 2015. Tüm hakları saklıdır. Bu kitabın bütün hakları 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çerçevesinde Jack Mars'a aittir. Bu eserin hiçbir bölümü hiçbir şekilde kullanılamaz, yayınlanamaz veya bir başkasına iletilemez veya yazardan izin alınmadan bir veritabanında saklanamaz veya yüklenemez. Bu e-kitap sadece kişisel zevkler çerçevesinde yararlanılabilir. Bu e-kitap hiçbir şekilde bir başkasına verilemez veya bir başkasıyla paylaşılamaz. Eğer bu e-kitabın içeriğini biriyle paylaşmak isterseniz lütfen bir kopya daha satın alınız. Eğer bu kitabı satın almadıysanız ve okuyorsanız lütfen bu kopyayı sahibine geri verin ve kendiniz için bir başka kopya edinin. Yazarın emeğine saygı gösterdiğiniz için teşekkür ederiz. Bu kitapta anlatılan hikaye bir kurgudur. Kurguda geçen isimler, karakterler, işletmeler, örgütler, yerler, olaylar bazen tamamen hayal ürünüdür bazende kurgusal bir şekilde kullanılmıştır. Hayatta olan veya olmayan herhangi bir kişiye olan benzerlik tamamen rastlantısaldır. Kapakta kullanılan görselin telif hakkı wavebreakmedia ve Michael Rosskothen'e aittir ve Shutterstock aracılığıyla kitapta kullanım için lisanslanmıştır.
JACK MARS KİTAPLARI
LUKE STONE GERİLİM ROMANI SERİSİ
HER YOL MÜBAH (1.Kitap)
GÖREV YEMİNİ (2.Kitap)
DURUM ODASI (3.Kitap)
İÇERİK
1.BÖLÜM
2. BÖLÜM
3. BÖLÜM
4. BÖLÜM
5. BÖLÜM
6. BÖLÜM
7. BÖLÜM
8. BÖLÜM
9. BÖLÜM
10. BÖLÜM
11. BÖLÜM
12. BÖLÜM
13. BÖLÜM
14. BÖLÜM
15. BÖLÜM
16. BÖLÜM
17. BÖLÜM
18. BÖLÜM
19. BÖLÜM
20. BÖLÜM
21. BÖLÜM
22. BÖLÜM
23. BÖLÜM
24. BÖLÜM
25. BÖLÜM
26. BÖLÜM
27. BÖLÜM
28. BÖLÜM
29. BÖLÜM
30. BÖLÜM
31. BÖLÜM
32. BÖLÜM
33. BÖLÜM
34. BÖLÜM
35. BÖLÜM
36. BÖLÜM
37. BÖLÜM
38. BÖLÜM
39. BÖLÜM
40. BÖLÜM
41. BÖLÜM
42. BÖLÜM
43. BÖLÜM
44. BÖLÜM
45. BÖLÜM
46. BÖLÜM
6 Haziran
15:47
Dewey Sahili, Delaware
Luke Stone’un bütün vücudu titredi. Sağ eline baktı, silah tutan eline. Elinin kalçasının üzerinde titreyişini izledi. Durduramıyordu.
Midesi bulanıyordu, neredeyse kusacak kadar rahatsızdı. Batıya doğru ilerleyen güneşin parlaklığı başını döndürüyordu.
Hareket saatine on üç dakika kalmıştı.
Siyah bir Mercedes M serisi cipin sürücü koltuğundan ailesinin muhtemelen içinde bulunduğu evlere bakıyordu. Eşi Rebecca ve oğlu Gunner. Zihni, onların birer fotoğrafını Luke’a sunmaya çalışıyordu ama o buna izin vermedi. Başka bir yerlerde olabilirlerdi. Şimdiye ölmüş olabilirlerdi. Bedenleri iri kargo zincirleriyle gaz beton tuğlalara bağlanmış halde Chesapeake Körfezinin dibinde olabilirdi. Bir anlığına, Rebecca’nın saçlarının deniz yosunları gibi akıntıyla birlikte bir öne bir arkaya hareket ettiğini gördü.
Görüntüyü silmek için kafasını salladı.
Becca ve Gunner dün akşam Birleşik Devletler hükümetini düşürenlerin ajanları tarafından kaçırılmışlardı. Bu bir darbeydi ve bunu planlayanlar Stone’un ailesini de pazarlık için kaçırmışlardı, böylece Luke’un yeni hükümetin üzerine gelmesini engellemeyi umut ediyorlardı.
İşe yaramadı.
“İşte burası,” dedi Ed Newsam.
“Öyle mi?” dedi Stone. Yanında oturan ortağına baktı. “Kesin bilgi mi?”
Ed Newsam iri, siyahi ve kaslıydı. Ulusal Amerikan Futbolu ligindeki defans oyuncularına benziyordu. Adamda herhangi yumuşaklık yoktu. Saçlarının üst kısmı dümdüz kesilmişti ve sakalları vardı. Devasa kolları dövmelerle kapkara olmuştu.
Ed dün akşam altı adam öldürmüştü. Makinalı tüfekle taranmıştı. Hayatını kurşun geçirmez yelek kurtarmıştı ama kurşunlardan biri leğen kemiğine isabet etmişti. Çatlamıştı. Ed’in tekerlekli sandalyesi arabanın arkasındaydı. Ne Ed, ne de Luke iki gündür uyumuyorlardı.
Ed elindeki tablet bilgisayara baktı. Omuz silkti.
“Ev kesinlikle bu. İçeride olup olmadıklarını bilmiyorum. Sanırım birazdan öğreneceğiz.”
Ev Atlantik Okyanusundan üç sokak ötede eski, üç yatak odalı bir sahil eviydi ve birazcık da derme çatma gözüküyordu. Bir tarafından körfeze komşuluk yapıyordu ve ufak bir limanı vardı. Hemen arkasına on metrelik bir tekneyle yanaşılabilir, liman boyunca üç metre yürüdükten sonra birkaç basamak çıkar ve eve ulaşabilirdiniz. Gece, bunu yapmak için güzel bir zamandı.
CIA bu evi onlarca yıl güvenli ev olarak kullanmıştı. Yazları, Dewey Sahili tatilciler ve parti yapmaya gelen üniversite çağındaki tiplerle o kadar kalabalık olurdu ki ajanlar buraya Osama bin Ladin’i getirseler bile kimsenin ruhu duymazdı.
“İşaret verildiğinde bizi içeride istemiyorlar,” dedi Ed. “Bize herhangi bir görev bile verilmedi. Biliyorsun değil mi?”
Luke başıyla onayladı. “Biliyorum.”
FBI, Wilmington’dan gelen Delaware eyalet polisi SWAT timiyle birlikte bu harekatı düzenleyen öncü ajanstı. Son bir saat içerisinde adamlarını bütün mahalleye sessizce konuşlandırıyorlardı.
Luke bu tür şeylerin nasıl geliştiğini yüzlerce kere görmüştü. Sokağın sonuna bir Verizon FIOS ticari van araç park etmişti. Bu FBI olmalıydı. Körfezin yüz metre açığına bir balıkçı teknesi demir atmıştı. Bunlar da federallerdi. Birkaç dakika içinde, saat tam dörtte bu tekne limanın güvenli evin önündeki kısmına doğru hızla yanaşacaktı.
Aynı anda, zırhlı bir SWAT kamyoneti bütün gürültüsüyle sokağı inletecekti. Olası bir kaçışı engellemek için bir başka SWAT kamyoneti de arka sokaktan yaklaşacaktı. Hızlı ve sert bir darbe gerçekleşecek, hedefin hareket etmesine izin verilmeyecekti.
Luke ve Ed davet edilmemişti. Neden edilsinlerdi? Polis ve federaller bu işi kitabına uygun şekilde halledeceklerdi. Kitaba göre Luke’un herhangi bir görevi yoktu. İçeridekiler Luke’un ailesiydi. İçeri girerse kendini kaybedebilirdi. Kendisini, ailesini, diğer memurları ve bütün operasyonu tehlikeye sokmuş olurdu. Bu sokakta bile bulunmamalıydı. Bu çevrede olmamalıydı. Kitap böyle söylüyordu.
Ama Luke içerideki adamların nasıl tipler olduğunu biliyordu. Muhtemelen FBI ve SWAT’tan daha iyi biliyordu. Şimdi çaresiz durumdalardı. Hükümeti devirmek için her şeylerini ortaya koymuşlar ve başarısız olmuşlardı. İhanet, adam kaçırma ve cinayet ile suçlanacaklardı. Darbe girişiminde, içlerinde Birleşik Devletler Başkanı dahil üç yüz kişi hayatını kaybetmişti ve bu sayı artıyordu. Beyaz Saray yok edilmişti. Radyoaktif durumdaydı. Tekrar inşa edilmeden önce yıllar geçmesi gerekiyordu.
Luke dün akşam ve bu sabahı yeni Başkan ile birlikteydi. Başkan’ın merhamet edecek durumu yoktu. Kanun kitaplarda şöyle geçiyordu: ihanet, ölüm cezasıyla sonuçlanabilirdi. Darağacı. Kurşuna dizilme. Ülke, bir süreliğine eski tarz bir cezalandırma isteyebilir ve bu durumda içeride bulunanlar gibi olanlar bu cezaların en ağırıyla yüz yüze olacaklardı.
Читать дальше