• Пожаловаться

Решад Нури Гюнтекин: ÇALIKUŞU

Здесь есть возможность читать онлайн «Решад Нури Гюнтекин: ÇALIKUŞU» весь текст электронной книги совершенно бесплатно (целиком полную версию). В некоторых случаях присутствует краткое содержание. Город: a, год выпуска: 1922, ISBN: 1, издательство: неизвестен, категория: Исторические любовные романы / на турецком языке. Описание произведения, (предисловие) а так же отзывы посетителей доступны на портале. Библиотека «Либ Кат» — LibCat.ru создана для любителей полистать хорошую книжку и предлагает широкий выбор жанров:

любовные романы фантастика и фэнтези приключения детективы и триллеры эротика документальные научные юмористические анекдоты о бизнесе проза детские сказки о религиии новинки православные старинные про компьютеры программирование на английском домоводство поэзия

Выбрав категорию по душе Вы сможете найти действительно стоящие книги и насладиться погружением в мир воображения, прочувствовать переживания героев или узнать для себя что-то новое, совершить внутреннее открытие. Подробная информация для ознакомления по текущему запросу представлена ниже:

Решад Нури Гюнтекин ÇALIKUŞU

ÇALIKUŞU: краткое содержание, описание и аннотация

Предлагаем к чтению аннотацию, описание, краткое содержание или предисловие (зависит от того, что написал сам автор книги «ÇALIKUŞU»). Если вы не нашли необходимую информацию о книге — напишите в комментариях, мы постараемся отыскать её.

Evleneceğinden önceki gün Feride nişanlısı Kâmrann daha önceden kendisini aldattığını öğrenir. Bunun üzerine Feride kaldığı teyzesinin evini terk eder ve Fransız Lisesinde aldığı eğitime güvenerek Anadoluda öğretmenlik yapmaya karar verir. Anadolunun çeşitli şehirlerinde öğretmenlik yapar. Bu görevi sırasında Feride Anadolu insanının sorunlarıyla karşı karşıya gelir. Genç ve güzel bir kadın olan Feride gittiği yerlerde rahata eremeyecek sürekli yapılan dedikodular nedeniyle günleri üzüntü içinde geçecektir.

Решад Нури Гюнтекин: другие книги автора


Кто написал ÇALIKUŞU? Узнайте фамилию, как зовут автора книги и список всех его произведений по сериям.

ÇALIKUŞU — читать онлайн бесплатно полную книгу (весь текст) целиком

Ниже представлен текст книги, разбитый по страницам. Система сохранения места последней прочитанной страницы, позволяет с удобством читать онлайн бесплатно книгу «ÇALIKUŞU», без необходимости каждый раз заново искать на чём Вы остановились. Поставьте закладку, и сможете в любой момент перейти на страницу, на которой закончили чтение.

Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Misel bu defa hayretinden bir istavroz çıkardı:

- Güzel... Çok güzel, Feride... Yazık ki bir türlü inanamıyorum...

Zavallı Misel, öyle sevme çılgını bir kızdı ki, bunu başkasında sezmek bile ona zevk veriyordu. Fakat, dediği gibi ne çare ki inanmaya ve açıktan açığa sevinmeye cesaret edemiyordu.

Bir münasebetsizliktir yapmışım. Artık arkasını getirmek namus borcu oluyordu:

- Evet Misel, dedim. Ben de seviyorum.

- Yalnız sevmek mi Çalıkuşu?

- Şüphesiz, karşılığı da var: Grande gourde.

Biraz evvel onun bana söylediği gourde kelimesini ben bir de başına "kocaman" sıfatını takarak ona iade ettiğim halde: "Sensin; o senin adındır!" demek bile aklına gelmiyordu.

Demek ki yalana başlar başlamaz ona kendimi tanıtmaya muvaffak olmuştum, ne saadet!

Misel, şimdi beni daha büyük bir muhabbetle kollarında tutuyordu:

- Anlat Feride... Anlat, nasıl oldu? Demek sen de ha? Nasıl, sevmek güzel şey, değil mi?

- Elbette güzel...

- Kim bu?... Çok mu güzel sevdiğin genç?

- Çok güzel!

- Nerede gördün? Nasıl tanıdın?

- Haydi, artık ısrarı bırak.

Israrı bırakmaya can atıyordum. Fakat ne uydurup söyleyeceğini bilemiyordum. Sevecek bir hakiki insan bulanlara şaşmak lâzım... Çünkü onun bir hayalini bile bulmak o kadar güç, o kadar güç ki...

- Haydi Feride... Bekleme... Yoksa benimle şaka ettin, diyeceğim.

Birdenbire telaşlandım. Şaka mı, Allah esirgesin... Ben asma yahut sukabağı ha... Öyle bir aşk hikâyesi uydurayım ki sen de şaş...

Mişel'e sevdiğim diye prezante etmek için aklıma kim gelse beğenirsiniz? Kâmran!...

- Kuzenimle birbirimize kur yapıyoruz...

- Geçen sene mektebin parloir'mda gördüğüm sarışın kuzen mi?

- Ta kendisi...

- Ah, ne güzel!

söylemiyordu. Fakat bakışlarından, gülüşlerinden ne demek istediklerini anlıyordum. Bu, bana garip bir gurur veriyordu. Bir zaman gevezeliği, yaramazlığı bırakmaya mecbur oldum. Bu vaziyette bir insanın bebek gibi atlaması, sıçraması, yaramazlık etmesi şık bir şey olamazdı.

Mamafih, huy canın altındadır, derler. Akşamüstleri son teneffüste Mişel'in koluna asılarak ona yavaş yavaş yeni masallar uydurmakta devam ederken, ara sıra da yine şeytana uyuyordum.

Yine bir kır gezintisi dönüşüydü.

O gün nedense bizimle gelmemiş olan Misel, beni kapıda karşıladı, elimden tutarak koşa koşa bahçenin bir köşesine götürdü:

- Sana havadisim var, dedi. Hem sevineceksin, hem üzüleceksin... _ ı j ??

- Bugün senin sânsın kuzen mektebe geldi...

- Şüphesiz senin için... Keşke sen de benimle kalsaydın.

inanmıyordum. Bir büyük sebep yokken Kâmran, beni aramaya gelmiş olsun! Misel herhalde yanlış görmüş olacaktı.

Mamafih, bu şüpheyi kendisine söylemedim. Yalancıktan inanmış gibi görünerek:

- Bir genç erkeğin kur yaptığı kızı görmeye gelmesinden daha tabii ne olur? dedim.

- Bulunmadığına üzüldün, değil mi?

- Zannederim. Misel yanağımı okşadı.

- Bununla beraber o yine gelir, dedi. Mademki seviyor...

- Ona ne şüphe?

O akşam, yemekten sonra Sor Matild beni çağırdı, bir sırma tel ile birbirine bağlanmış iki resimli şeker kutusu uzatarak:

- Bunları sana kuzenin getirdi, dedi.

Sor Matild, hiç hoşlanmadığım bir tipti. Fakat kutuları bana uzatırken boynuna sarılıp yanaklarını öpmemek için kendimi zor tuttum.

Demek Misel yanlış görmemişti. Mektebe gelen kuzenim-di. Arkadaşlarım arasında masalımın doğru olduğundan şüphe eden varsa bu kutuyu görünce onlar da fikirlerini değiştirmeye mecbur olacaklardı. Ne güzel!

Kutularımın biri renk renk fondanlar, biri yaldızlı kâğıtlara sarılmış şokololarla doluydu. Üç, beş ay evvel olsa onları en yakın arkadaşlarımdan bile ne ihtimamla gizlerdim. Fakat o gece mütalaa saatinde kutularım elden ele sınıfı dolaşıyor, bütün çocuklar, insaflarının derecesine göre, içinden birer, ikişer, üçer alıyorlardı.

Bazıları uzaktan bana manalı işaretler yapıyorlardı. Ben, utanmış gibi yaparak başımı öte tarafa çeviriyor, gülüyordum. Ne güzel!

Misel maalesef, yaldızlı dipleri görünmeye başlamış olan kutularımı tekrar bana teslim ettiği zaman:

- Bu kutular adeta nişan şekeri kutusu Feride, diye fısıldadı.

Masalım bana biraz pahalıya mal olmuştu, ama ne yaparsınız?...

Üç gün sonraydı, imtihan için boyalı bir coğrafya haritası hazırlıyorum. Boya işleri bana hiç gelmezdi. Biraz savruk olduğum için ikide birde renkleri birbirine karıştırıyor, ellerimi ve dudaklarımı boyuyordum.

O gün de ben, yine bu halde uğraşırken kapıcının kızı sınıfa girdi; beni görmek için gelen kuzenimin por/o/r'da beklediğini haber verdi. Ne yapacağımı bilemiyor gibi etrafıma ve kür-süde oturan muallim söre şaşkın şaşkın baktığımı hatırlıyorum.

O:

- Haydi Feride, dedi. Haritalarını olduğu gibi bırak... Misafirini gör...

Haritaları olduğu gibi bırakayım, âlâ... Fakat misafiri hangi suratla görmeye gideyim?...

Yanımdaki arkadaşım, önlüğünün cebinden minimini bir ayna çıkarmış, benimle eğlenir gibi önüme koymuştu.

Yüzümün, hele ağzımın hali felaketti. Yazı yazarken kalemi ağzıma soktuğum gibi, şimdi de fırçayı ağzıma sokmuştum. Dudaklarım yol yol sarı, kırmızı, mor boyalarla boyanmıştı. Bunları ne mendille, ne de su veya sabunla çıkarmama imkân olmadığını, hatta uğraşsam büsbütün sıvaştıracağımı biliyordum.

Kâmran'ın ehemmiyeti yok tabii, onun karşısına hangi çehreyle çıkmayı canım isterse öyle yaparım... Fakat gelenin kim olduğunu öğrenerek kıs kıs gülen arkadaşlarıma karşı ben, kur yapılan, hatta nişanlanmaya hazırlanan bir kız vaziyetin-deydim. Hay Allah cezasını versin!

Koridordan çıkarken gözüme ilişen bir ayna, sıkıntımı büsbütün artırdı. O kadar ki, parlotr'm önü boş olsaydı belki de içeri girmeyecektim. Fakat ne çare ki, ortada bu hareketime mana verecek yabancılar dolaşıyordu.

Ne yapalım, artık olan olmuştu. Kapıyı hızla açarak fırtına gibi içeri atıldım. Kâmran pencerenin yanında ayakta duruyordu. Doğruca yanına gitsem, ne bileyim, mesela birbirimizin elini tutmamız lâzım gelecekti; kuzenimin kadın eli gibi temiz ve süslü ellerini ıslak ellerimin boyasıyla berbat edecektim.

Gözüme masanın üstünde yine sırma tellerle birbirine bağlı paketler ilişti. Bunların bana ait olduğunu anladım. Artık işi gürültüye getirmekten, ellerimin, dudaklarımın boyalarını bir çocuk deliliği perdesi altında saklamaktan başka çare yok-tu. Siyah önlüğümün eteklerini tutarak kutuların önünde muhteşem ve uzun bir reverans yaptım.' Bu esnada parmaklarımı biraz da eteklerime silmek ihtiyacını ihmal etmedim. Sonra, kutulara elimle birkaç sıkı öpücük göndererek bir parça da dudağımın boyalarını hafiflettim.

Kâmran gülerek yanıma yaklaşmıştı. Biraz da ona iltifat etmek lâzım geliyordu:

- Bunlar ne büyük iltifatlar, Kâmran Beyefendi, dedim. Gerçi şokololar, fondanlar biraz kılıcımızın hakkı ama, ne de olsa insan mahcup oluyor... Evvelki günkü kutuda bir nevi fondan vardı, inşallah onlara yeni kutularda da tesadüf etmek mümkün olur... Fakat hakikaten tarifine imkân yok... insan, onları ağzında eritirken yüreği de beraber eriyor.

Kâmran:

- Bu sefer zannederim daha kıymetli bir şey bulacaksın, Feride, dedi.

Yalancı bir telaş ve sabırsızlıkla onun gösterdiği kutuyu açtım, içiden iki yaldızlı kitap çıktı. Bunlar Noel yortularında küçük çocuklara hediye edilen resimli bebek masalları kabilinden şeylerdi. Kuzenim, herhalde anlamadığım bir sebeple benimle eğlenmiş olacaktı. Sırf bunun için buraya kadar zahmet ettiyse ayıp doğrusu... Ona küçük bir ders vermek sırası gelmiş miydi acaba? Bilmiyorum, fakat kendimi tutamadım. Boyalı dudaklarıma uymayacak bir ciddiyetle:

Читать дальше
Тёмная тема

Шрифт:

Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Похожие книги на «ÇALIKUŞU»

Представляем Вашему вниманию похожие книги на «ÇALIKUŞU» списком для выбора. Мы отобрали схожую по названию и смыслу литературу в надежде предоставить читателям больше вариантов отыскать новые, интересные, ещё не прочитанные произведения.


Решад Нури Гюнтекин: Листопад
Листопад
Решад Нури Гюнтекин
Решад Гюнтекин: Зелёная ночь
Зелёная ночь
Решад Гюнтекин
Решад Гюнтекин: Мельница
Мельница
Решад Гюнтекин
Решад Нури Гюнтекин: Değirmen
Değirmen
Решад Нури Гюнтекин
Бадри Хаметдин: Счастье Феридэ
Счастье Феридэ
Бадри Хаметдин
Решад Гюнтекин: Птичка певчая
Птичка певчая
Решад Гюнтекин
Отзывы о книге «ÇALIKUŞU»

Обсуждение, отзывы о книге «ÇALIKUŞU» и просто собственные мнения читателей. Оставьте ваши комментарии, напишите, что Вы думаете о произведении, его смысле или главных героях. Укажите что конкретно понравилось, а что нет, и почему Вы так считаете.





albina26.03.2021, 14:22
Легко учить язык