Morgan Rice - Ejderhaların Yükselişi

Здесь есть возможность читать онлайн «Morgan Rice - Ejderhaların Yükselişi» — ознакомительный отрывок электронной книги совершенно бесплатно, а после прочтения отрывка купить полную версию. В некоторых случаях можно слушать аудио, скачать через торрент в формате fb2 и присутствует краткое содержание. ISBN: , Жанр: foreign_fantasy, Героическая фантастика, fantasy_fight, на турецком языке. Описание произведения, (предисловие) а так же отзывы посетителей доступны на портале библиотеки ЛибКат.

Ejderhaların Yükselişi: краткое содержание, описание и аннотация

Предлагаем к чтению аннотацию, описание, краткое содержание или предисловие (зависит от того, что написал сам автор книги «Ejderhaların Yükselişi»). Если вы не нашли необходимую информацию о книге — напишите в комментариях, мы постараемся отыскать её.

Felsefe Yüzüğü dizisinden sonra yaşamak için bir sebep kalmadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. EJDERHALARIN YÜKSELİŞİ’nde Morgan Rice bizi troller, ejderhalar, kahramanlık, onur, cesaret, büyü ve kaderinize inanmanın fantastik dünyasına daldırırken, yeni ve harika bir kitap dizisinin de vaadini veriyor. Morgan bir kez daha her sayfada onlar için tezahürat yapmamızı sağlayan güçlü bir karakter seti kurmayı başarmış… İyi yazılmış fantastik edebiyat seven tüm okurların kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap. Books and Movie Reviews, Roberto Mattos1 Numaralı Çok Satan! 1 Numaralı Çok Satan yazar Morgan Rice yeni bir sürükleyici destansı fantezi dizisiyle dönüyor: EJDERHALARIN YÜKSELİŞİ (KRALLAR VE BÜYÜCÜLER – 1. Kitap) . 15 yaşındaki Kyra, erkeklerle dolu bir kaledeki tek kız olmasına rağmen babası gibi ünlü bir savaşçı olmanın hayalini kuruyor. Özel yeteneklerini, gizemli iç güçlerini anlamakta zorlanırken, diğerlerinden farklı olduğunu fark ediyor. Fakat doğumu ve onu saran kehanetle ilgili kendisinden yıllarca saklanmış olan sır onun kim olduğunu merak etmesine sebep oluyor. Kyra yaşını doldurduğunda yerel vali onu almaya geliyor ve babası kızını kurtarmak için rastgele biriyle evlendirmek istiyor. Fakat Kyra bunu reddediyor ve yaralı bir ejderhayla karşılaştığı tehlikeli ormana doğru tek başına maceraya atılıyor – ve krallığı sonsuza kadar değiştirecek bir dizi olayın fitilini ateşliyor. Bu sırada 15 yaşındaki Alec ağabeyi için kendini feda edip Ateş Duvarlarında, doğudaki Trol ordusunun geçmesini engelleyen otuz metre yüksekliğindeki ateşlerden oluşan duvarlarda, asker olmak üzere götürülüyor. Krallığın uzak ucunda paralı asker Merk karanlık geçmişini arkasında bırakmaya çabalıyor ve Kulelerde bir Gözcü olmak ve Ateş Kılıcını, krallığın büyülü gücünü, korumaya yardımcı olmak için yola çıkıyor. Fakat Troller de kılıcı istiyor – ve krallığı sonsuza dek yok edebilecek dev bir istilaya hazırlanıyor. Güçlü atmosferi ve komplike karakterleriyle EJDERHALARIN YÜKSELİŞİ şövalyeler ve savaşçılar, krallar ve lordlar, onur ve kahramanlık, büyü, kader, canavarlar ve ejderhaların sürükleyici bir destanı. Aşk ve kırık kalpler, aldatma, hırs ve ihanetin bir hikâyesi. Bizi, bizimle sonsuza dek yaşayacak, her yaştan ve cinsiyetten okuyucuları çekecek bir dünyaya davet eden, üst düzey bir fantezi. KRALLAR VE BÜYÜCÜLER’in 2. Kitabı çok yakında yayınlanacak. EJDERHALAR VE BÜYÜCÜLER daha başlangıçtan itibaren içine çekiyor… Üst düzey bir fantezi… Olması gerektiği gibi protagonistin mücadele etmesi ve şövalyeler, ejderhalar, büyü ve canavarlar ve kaderin daha geniş bir çemberine temiz bir adım atmasıyla başlıyor… Askerlerden kendinle yüzleşmeye, yüksek fantezinin tüm tuzakları burada… Güçlü ve inanılır genç bir protagonist üzerinden yazılmış destansı fantezi seven okurlara tavsiye olunur. Midwest Book Review, D. Donovan, eBook Reviewer

Ejderhaların Yükselişi — читать онлайн ознакомительный отрывок

Ниже представлен текст книги, разбитый по страницам. Система сохранения места последней прочитанной страницы, позволяет с удобством читать онлайн бесплатно книгу «Ejderhaların Yükselişi», без необходимости каждый раз заново искать на чём Вы остановились. Поставьте закладку, и сможете в любой момент перейти на страницу, на которой закончили чтение.

Тёмная тема
Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Ağabeyleri kızın yanından, omzuna çarparak ve Aidan’ı da sürükleyerek geçip yolun aşağısına doğru aceleyle yürüdüler. Kyra arkasını dönüp onları izlerken midesinde berbat bir his oluştu.

Yüzünü kaleye dönüp kulenin yukarısına baktı fakat babası çoktan gitmişti.

Kyra üç erkek kardeşini yaklaşan fırtınanın içine, Dikenli Ormana doğru gözden kaybolurlarken izledi ve midesinde bir ağrı oluştu. Aidan’ı kapıp geri getirmeyi düşündü ama onu utandırmak da istemiyordu.

Oluruna bırakması gerektiğini biliyordu ama bırakamıyordu. İçinde bir şey ona izin vermiyordu. Bir tehlike seziyordu, özellikle de Kış Ayı arifesinde. Ağabeylerine güvenmemişti; Aidan’a zarar verecek değillerdi ama umursamaz ve aşırı sertlerdi. Hepsinden daha kötüsü yeteneklerine aşırı güveniyorlardı. Bu da oldukça kötü bir kombinasyondu.

Kyra daha fazla dayanamadı. Eğer babası hiçbir şey yapmıyorsa, kendisi yapmalıydı. Artık yeteri kadar büyümüştü ve kendinden başka kimseye hesap vermek zorunda değildi.

Kyra koşmaya başladı, ıssız kasaba yolunda, yanında Leo’yla birlikte, Dikenli Ormana doğru yola çıktı.

BÖLÜM İKİ

Kyra kalenin hemen batısındaki, ağaçların sıklığından etrafı görmenin neredeyse imkânsız olduğu Dikenli Ormana girdi. Ormanın içinde, yanında Leo’yla birlikte yavaşça ilerlerken, kar ve buz ayağının altında çıtırdıyordu. Yukarı baktı. Sonsuza kadar uzanıyormuş gibi görünen dikenli ağaçların içinde cüce gibi kalmıştı. Bunlar dikenlerle dolu, budaklı dalları ve kalın siyah yapraklı çok yaşlı ağaçlardı. Buranın lanetli olduğunu hissediyordu; oradan hiç iyi bir şey gelmemişti. Babasının adamları birçok avdan yaralı olarak dönmüşler, birçok sefer de Ateş Duvarından kaçan bir trol, buraya sığınmış ve köylülere saldırmak için bir saldırı alanı olarak kullanmıştı.

Kyra ormana girdiği an ürperdiğini hissetti. Burası daha karanlık, daha soğuk, hava daha nemli, dikenli ağaçların çürümüş toprak gibi kokusu havayı ağırlaştırıyor ve devasa ağaçlar gün ışığından geri kalan ne varsa engelliyordu. Kyra tetikteydi ve ağabeylerine son derece öfkeliydi. Buralarda yanında birkaç savaşçı olmadan gezinmek çok tehlikeliydi; özellikle de gün batımında. Her sesle irkiliyordu. Uzaktan bir hayvanın sesi duyuldu. Korkarak da olsa ne olduğunu görmek için dönüp baktı; ama ağaçlar çok sıktı ve hiçbir şey görememişti.

Leo ise arkasında hırlıyordu ve bir süre sonar yanından ayrıldı..

“Leo!” diye seslendi arkasından.

Ama kurt çoktan gitmişti.

Kız içini çekti. Rahatsız olmuştu ama kurt hep öyleydi; ne zaman önünden bir başka hayvan geçse peşine takılırdı. Fakat kız biliyordu ki, kısa süre içinde dönecekti.

Kyra artık tek başına yola devam ediyordu ve orman gittikçe kararıyordu. Uzaktan gelen bir gülme duyduğunda ağabeylerinin izini takip etmekte zorlanmaya başlamıştı. Sesin geldiği yana dönüp dikkat kesildi ve kalın ağaçların arasından ağabeylerini görmeye uğraştı.

Kyra fark edilmek istemediği için, uygun bir mesafede geride kaldı. Eğer Aidan onu görürse çok utanacağını ve onu geri göndereceğini biliyordu. Başlarını bir belaya sokmadıklarından emin olmak için onları gölgeden takip etmeye karar verdi. Aidan için utanmaktansa bir erkek olduğunu hissetmek daha iyi olacaktı.

Ayaklarının altında bir dalın çıtırdamasıyla Kyra olduğu yere çöktü. Çıkarttığı sesin kendisini ele verebileceğinden endişe etmişti ama sarhoş ağabeyleri hiçbir şeyin farkında değillerdi. Yaklaşık otuz metre uzağında, hızla yürüyorlardı ve çıkarttıkları sesler çıtırtıyı bastırmıştı. Aidan’ın vücut dilinden onun ne kadar gergin olduğunu ve neredeyse ağlamak üzere olduğunu anlayabiliyordu. Mızrağını, gerçek bir erkek olduğunu kanıtlamak istercesine sımsıkı tutuyordu fakat çok büyük bir mızrak için çok garip bir kabzası vardı ve ağırlığı altında zorlanıyordu.

“Buraya gel!” diye seslendi Braxton birkaç adım arkasından takip etmekte olan Aidan’a dönerek.

“Neden korkuyorsun?” dedi Brandon da.

“Korkmuyorum—” diye diretti Aidan.

“Sessiz olun!” dedi Brandon aniden, Aidan’ı durdurdu. Bir avcunun için Aidan’ın göğsündeydi ve ifadesi ilk defe bu kadar ciddiydi. Braxton da durdu. Hepsi gerilmişti.

Kyra bir ağacın arkasını kendine siper alarak erkek kardeşlerini izlemeye devam etti. Açıklığın ucunda duruyorlar ve sanki bir şey fark etmişler gibi doğrudan karşıya bakıyorlardı.

Gözünü dört açmış şekilde ileri doğru süründü. Daha iyi bir görüş açısı arıyordu. İki büyük ağacın arasına geldiğinde durdu. Diğer üçünün neye baktıklarına dair bir anlık görüntü yakalamıştı. Orada, açıklığın ortasında, meşe palamutlarını yemekte olan bir yabandomuzu duruyordu. Öyle sıradan bir yabandomuzu değildi. Hayvan devasa büyüklükte bir Kara Boynuzlu Yabandomuzuydu ve uzun, kıvrık beyaz dişleri, biri burnunun üzerinden çıkan, diğer ikisi de kafasının üstünde yer alan üç uzun ve keskin boynuzlarıyla hayatında gördüğü en büyük yabandomuzuydu. Neredeyse bir ayı büyüklüğünde olan bu hayvan acımasızlığı ve şimşek kadar hızlı oluşuyla bilinen, ender görülen bir hayvandı. Birçok insanın çok korktuğu ve hiçbir avcının karşılaşmak istemeyeceği bir yaratıktı.

Kyra’nın kollarındaki tüyler kalkmıştı ve Leo’nun yanında olmasını diliyordu. Fakat bir yandan da orada olmadığına minnettardı. Biliyordu ki Leo bu hayvanın da peşine takılırdı ve karşılaşmadan sağ çıkıp çıkamayacağından emin değildi. Kyra ilerlemeye başlarken sakince omzundan yayını aldı ve içgüdüsel olarak oklarına uzandı. Yabandomuzunun oğlanlardan ve kendisinden ne kadar uzakta olduğunu hesaplamaya çalıştı. Durumun hiç de iyi olmadığının farkındaydı. Temiz bir atış yapmasını engelleyebilecek çok fazla ağaç vardı ve bu büyüklükte bir hayvan için hataya yer yoktu. Dahası, tek bir okun onu indirmeye yetip yetmeyeceğinden de şüpheliydi.

Kyra erkek kardeşlerinin yüzlerindeki korku ifadesini fark etti ve hemen sonrasında Brandon ve Braxton’ın korkularını, alkolün etkisiyle daha da abarttıkları, sahte bir ifadeyle örtmeye çalıştıklarını gördü. Her ikisi de mızraklarını kaldırmışlar ve birkaç adım ilerlemişlerdi. Braxton Aidan’ın olduğu yerde çakıldığını fark etti ve küçük çocuğu omzundan tutup yürümeye zorladı.

“Senden bir erkek yapmanın vakti geldi,” dedi Braxton. “Bu yabandomuzunu öldürürsen nesiller boyunca adından söz ederler.”

“Kellesini getirirsen hayat boyu bir üne kavuşursun,” dedi Brandon.

“Ben…korkuyorum,” dedi Aidan.

Brandon ve Braxton onunla dalga geçtiler ve alaycı şekilde güldüler.

“Korktun demek!” dedi Brandon. “Peki ya babamız bunu söylediğini duyarsa ne der sence?”

Yabandomuzu dikkat kesilmiş, kafasını kaldırmış ve parlak sarı gözleriyle direkt olarak onlara bakmaya başlamıştı. Yüzünde hırlamayla birlikte kızgın bir ifade oluşmuştu. Dişlerini gösterecek şekilde ağzını açtı. Salyaları akıyordu ve karnının derinliklerinden bir yerden kaba bir gurultu geldi. Kyra bulunduğu mesafeden bile bir korku hissediyor ve Aidan’ın hissettiği korkuyu hayal etmeye çalışıyordu.

Kyra tedbiri elden bırakmış olarak ileri atıldı; çok geç olmadan onlara yetişmeye kararlıydı. Erkek kardeşlerinin birkaç adım gerisine geldiğinde bağırdı:

“Onu rahat bırakın!”

Читать дальше
Тёмная тема
Сбросить

Интервал:

Закладка:

Сделать

Похожие книги на «Ejderhaların Yükselişi»

Представляем Вашему вниманию похожие книги на «Ejderhaların Yükselişi» списком для выбора. Мы отобрали схожую по названию и смыслу литературу в надежде предоставить читателям больше вариантов отыскать новые, интересные, ещё непрочитанные произведения.


Morgan Rice - Cesurun Gecesi
Morgan Rice
Morgan Rice
Morgan Rice - Onurun Bedeli
Morgan Rice
Morgan Rice
Morgan Rice - Gölge Diyarı
Morgan Rice
Morgan Rice
Morgan Rice - Cesurun Yükselisi
Morgan Rice
Morgan Rice
Отзывы о книге «Ejderhaların Yükselişi»

Обсуждение, отзывы о книге «Ejderhaların Yükselişi» и просто собственные мнения читателей. Оставьте ваши комментарии, напишите, что Вы думаете о произведении, его смысле или главных героях. Укажите что конкретно понравилось, а что нет, и почему Вы так считаете.

x